Vizyon & Misyon

Anasayfa / Vizyon & Misyon

VİZYONUMUZ
Özel yetenekli öğrencilerin yeteneklerini insanlığın yararına dönük geliştirmek, toplumumuza yön verecek potansiyeldeki öğrencilerimizi geleceğin liderleri ve bilim insanları olarak yetiştirme vizyonu ile eğitim standartlarını belirleyen TEVİTÖL’un Güher & Süher Pekinel Müzik Bölümü’nde vizyonumuz, çağdaş ve güncel olanı takip eden bir müzik eğitim modeli ile öğrencilerin yaratıcılıklarını en yüksek ve etkili seviyede ortaya çıkarmak, iç disiplinlerini ve oz farkındalıklarını müziğin yaratıcı gücüyle geliştirmek ve öğrencilere modern dünyanın müzik kültürleri ile donatılmış evrensel ve zengin bakış açıları kazandırmaktır.

MİSYONUMUZ
Müziksel yeteneğinde farklılık olan çocuklarda, bebeklik döneminde müziksel oluşum, gelişim, değişim ve biçimlenmenin erkenden başladığı bilinmektedir. Özel müziksel yetenekler, hızlı bir gelişim içerisinde kendini göstermekle birlikte çocuklardaki bu gelişim diğerlerine nazaran hızlıca ayırt edilebilir. Müziksel açıdan farklılık gösteren çocuğu, öncelikle ailesi ve yakın çevresi fark eder. Doğduğu andan itibaren söylenilen ninnileri, dinletilen müzikleri seçici, ayırt edici ve kabullenici özelliğiyle çocuk, üç -dört yaşına geldiğinde de ezgileri rahatlıkla ifade edebilir ve unutmaz. Müziğe karşı yeteneği normalin üstünde olan çocuk, 3-4 yaşında müzik aleti çalabilir ve kuvvetli ritim tutabilir.
Müzik yeteneği çocuğun yapısında beliriyor ve diğer yaş çocuklarına göre farklılık kazanıyorsa çocuğu tanımlamak zor olmaz. Müzik yeteneği normalin üstünde veya çok daha ileri seviyede olarak gözlemlenebilir. Küçük yaşta her türlü müzik aletini çalabilen, ritim duygusu son derece gelişmiş, olağanüstü bir kulak duyumuna sahip, ses dinleme-ayırt etme- seçme özelliğine sahip, beden dilini çok iyi kullanabilen, müziksel oyunlarda farklılığını gösterebilen bir çocukta, olağanüstü bir yeteneğin bulunduğu aşikardır.
Yaşantısı incelendiğinde Alman Besteci Johann Sebastian Bach’ın henüz 5-6 aylıkken org ve piyanoya ilgi duyduğu ve yürüme döneminde de piyano eğitimine başladığı bilinir. Bir diğer üstün yetenekli besteci W. A. Mozart’ın yaşantısı incelendiğinde de hem doğuştan üstün bir yeteneğin oluşumu hem de mükemmel yaratıcılık özelliği, farklı müzik anlayışı ve müzik niteliği göze çarpmaktadır.
Ünlü düşünür Goethe, Mozart’ın yeteneği ve müziği hakkında “Tanrı ve doğanın yüzüyle karşımıza çıkan, dolayısıyla kalıcı ve sürekli olan eylemleri doğuran üretici gücün dışında nedir üstün yetenek? Mozart’ın bütün besteleri işte bu nitelikleri taşır; onlarda kuşaktan kuşağa etkili olan ve yakın bir zamanda tüketecek gibi gözükmeyen yaratıcı bir güç var” demiştir.
O halde müzik yeteneğinden daha farklı olarak ortaya çıkan müzikteki üstün yeteneklilik ne demektir? Bazı kişiler müzik yeteneğini duyarlılık, ses yüksekliklerini ayırt etme, belleğe alma, yeniden tanıma, ritim duygusu ve müzikal işitme olarak tarif ederler. Bazı kişilere göre ise ritim duygusu, bölgesel işitme, aynı anda tınlayan iki ve daha çok sesi algılayıp çözümleme, duyduğunu söyleme-çalma ve yaratıcı tasarımdır. Müzikteki üstün yeteneklilik ise bu söylenenlerin çok üstünde olan ve daha ayrıntılı ifadeleri kapsayan özel bir durumdur. Algılayıcı yetenek, yorumlayıcı ve yaratıcı yetenek çok üst boyutlarda gelişme göstermektedir.
Üstün yetenekli çocuklar için tanımlanan vasıflar, müziksel açıdan düşünüldüğünde:

  •  Hızlı ve kolay öğrendikleri için, nota yazımında çabukturlar.
     
  • Ritim duyguları ve hareket yetenekleri fazlasıyla gelişmiştir.
     
  • Duydukları melodileri kolay hatırlar ve tekrarlama gücüne sahiptirler.
     
  • Kavramlar arası ilişkileri tespit etme ve detayları rahatlıkla gözlemleme kabiliyetlerinden dolayı, notaları belleklerine çok kısa zamanda yerleştirirler ve notalarla, nüanslar arasında hemen bağlantı kurarlar.
     
  • Dikkat bellekleri her zaman çok açık ve çok iyi gözlemci olduklarından, notaları bestecinin kendi kişisel özellikleri ve yazılan zamanın özelliklerine uygun olarak detaylayabilir ve eserler arasında kıyaslama yapabilirler.
     
  • Merak seviyeleri üst noktalarda olduğu için, bir esere ait bütün bilgileri hemen kavrayabilirler.
     
  • Hayalleri güçlü olduğu için, farklı enstrümanlar için eserler yazabilirler.
     
  • Müzik yeteneği olan ve geliştirilebilen diğer insanlara kıyasla göz önündedirler ve başarıları mutlaktır.
     
  • Çalışmalarında hızlı düşünme, çabuk sonuca varma, hızlı ilerleme söz konusudur.
     
  • Küçük yaşta beliren bir idealizm söz konusudur.
     
  • Yüksek bir konsantrasyon kabiliyeti, ciddiyet çalışmalarında çok önemlidir.
     
  • Farklılık arayışı içerisinde olduklarından orijinal besteler yapabilme gücüne ve yeteneğine sahiptirler.
     
  • Matematiksel düşünme yetenekleri gelişmiş olduğu için ustalıkla enstrüman çalabilirler.
     
  • Müzikal aktivitelerle yaşamak, sürekli arayış içerisinde olmak, onlar için kaçınılmazdır.
     
  • Duygu ve deneyimlerini enstrümanına aktarma, vücut dilini kullanabilmede çok başarılıdırlar.
     
  • Müzik sanatı ile diğer sanat dalları arasında farklı bir iletişim kurabilme, bilgilenme gücüne sahiptirler. 


    Bütün bu bilgilerin ışığında Güher & Süher Pekinel Müzik Bölümü’nün en önemli misyonları arasında her öğrencinin bireysel özelliklerini ve yeteneklerini tanımlama noktasından hareketle öğrencilerimizin üstün müzik yeteneklerini teşhis etmek ve onların en doğru şekilde bu yeteneklerini en üst düzeye kadar geliştirmektir. Bununla birlikte, üstün yetenekli genç bireyleri, kendilerine en uygun ortamı hazırlayarak, uygun yöntemler ve çağdaş müzik eğitim programları ile var olan kapasitelerinin en üst düzeyde kullanabilmelerini sağlamaktır. Bu bağlamda, üstün yetenekli öğrencilerimizin müzik alanında güçlü yanlarını ortaya çıkarıp, her bireyin kendine has öğrenme süreçleri göz önünde bulundurulup bire bir eğitim vererek farkındalıklarini ortaya çıkarmak en büyük hedeflerimiz arasındadır.

“Güher & Süher Pekinel Müzik Bölümü, müzik teorisi, tarihi, solfej ve enstrüman dersleriyle  müzik ve sanat eğitiminin tüm eğitim dallarına büyük katkı sağladığı inancı ve gerçeği ile kuruldu.  Amacımız geleceğin CEO’ları olacak gençlerin sosyal sorumluluk bilinci ile sanat ve sanatçıya yatırım yapacak ve destek olacak şekilde yetişmesidir.
Çeşitli dallarda üstün yetenekli olmaları dolayısıyla bunu en iyi şekilde sanata yansıtan IQ’ları 130’u aşan gençler, Harvard, Princeton, Berkeley gibi dünyanın sayılı üniversitelerine başvururken sanat dallarında eriştikleri düzey bu seçimlerde burslu okuyabilmek için büyük rol oynarken bu üniversitelerin orkestralarında da yer almaktadırlar.
Arzumuz, bölümümüzdeki tum öğrencilerin sanatın yaratıcı gücü ile dengeli, kendine güvenli ve birikimlerini tum toplumla paylaşan gençler olarak akademik hayatlarına devam etmeleridir.”
Güher & Süher Pekinel
 

“ogrenci”   “ogrenci”